Nasa diyor: “sözüm”. Bizimkiler diyor : götüm!

0
522

Evren uçsuz bucaksız bir alan. Git git bitmiyor. ( Ya da biz öyle bildik ) Belki milyarca yıldız, gezegen ve oluşum evreni dolduruyor. Ve bunlar ince bir matematikle galaksilerinde dönüp duruyor. Şüphesiz Allah,buradan biz kullarına gücünü ve hikmetini çok daha geniş bir biçimde gösteriyor. Uzay dediğimiz alanın ne gizemlerle ne sırlarla dolu olduğunu doğal olarak biz bilim sayesinde anlıyoruz. Bu bilimin adı ise Astronomi. Bu bilimi kuran ve sürekli araştırarak dünyaya aktaran kurum ise elbette NASA ( National Aeronautics and Space Administration )

NASA 1958 den beri havacılık ve uzayla konularıyla ilgili sürekli araştırma yapan, dev teleskoplar ve milyarlarca km uzaklıkta seyahat edebilen uzay mekikleri ile uzaydaki her hareketi takip eden ve yine bu bilgileri dünyaya servis eden en ciddi kurumlardan biri.

Tabi NASA ele geçen bilgilerle çeşitli tahmin ve analizlerde de bulunuyor belirli zaman periyotlarında. Özellikle dünyayı etkileyecek ve varlığını tehdit edecek olayları dünyadaki çeşitli haber ajanslarına servis ediyor.

Neden?

Çünkü işi bu 🙂 Doğru olma ihtimali %1 de olsa. %100 de olsa biz bu haber ve analizlerle çeşitli endişelere kapılabiliyoruz. Peki yapacağımız birşey var mı?

Kesinlikle yok!

E o zaman elden birşey gelmiyorsa bu korku niye?

Mesela yine NASA’nın hersene bir yıldızın dünyaya çok yakın mesafeden geçeceği tahmininde bulunması. Eee yakın derken? İşte efendim 2 ışık yılı yakını! Peki biz 2 ışık yılının ne olduğunu biliyoruz muyuz? Hayır 🙂

Ortaya atılan haber bizi korkutmaya yetiyor bile. Vay efendim bu yıldız ya dünyaya çarparsa! İşte yine vay efendim çarpacağı yer bizim muhit olursa:)

Korkunun ecele faydası yok be kardeşim. Ne tırsıyorsun? Korktuğun ne tam olarak? Dünyanın yok oluşumu yoksa kendi ölümün mü? Bırak insanlığı dünyayı senin şu normal hayatında ölme olasılığı ve bu yıldızın dünyaya çarpmasıyla gerçekleşecek ölüm ihtimalinin belki bin katı!

Ölümün trafik kazası, bıçaklanma, boğulma, yanarak can vermeden olursa diye korkma. Ama taaa anasının dinindeki bir kuyruklu yıldızın 5 bin yılda bir buradan geçerken sana çarpmasından kork 🙂

Bir de şöyle bir mevzu var. Tamam NASA bir tahminde bulunuyor. Peki haber ajansları ne yapıyor? Ulan NASA dan yeni bir haber düştü. Üstelik haber kötü de değil. Ama bizim bu haberin başlığıyla öyle bir oynamamız lazım ki okuyan, bu yıldız dünyamıza kesin çarpar diye düşünsün 🙂

Peki niye yapıyorlar bunu kardeşim? Çünkü endişe ve kaygı haberleri en güzel tıklanma beğeni ve takip haberleridir. Çok iyi prim yapar. Millet haber başlığını okuyup ” bunlar yine uydurma haber peşinde”  dese bile üşenmeyip haberi okur. Sonrada haberi yapan sayfasına girip der ki: Sizin yapacağınız haberi si….yim ben”

İşte az önce yine NASA’nın sözüm dediği yerde, götüm diye haber yapan bir sayfaya rastladım.

Neymiş efendim! NASA dan korkutan açıklama: Gizemli bir sorun var 🙂

Korkutan açıklamaya bak Allah aşkınıza!

Gizemli bir sorun var. Ve biz de bu sorundan dolayı çok korkuyoruz. Peki ne diyor haberin içinde? Taa 91 de uzaya gönderilen Voyager 1 isimli geminin gönderdiği bilgilerin doğru ve geçerli bilgiler olmadığına dair veriler varmış. İyide arkadaşlar gemi artık kocamış yaşlanmış. Ve gitmiş 23 milyar km öteye. Siz ne kadar sağlıklı bilgi isteyebilirsiniz ki bu aletten?

Varın gidin işinize be böyle absürt haber peşinde koşan haber ajansları! Böyle sığ böyle klişe olmuş haberlere yaslanmak ne size yakışıyor. Ne de bu milleti gereksiz oyalamaya ve korkutmaya çalışarak bize bir katkınız oluyor. Ya hu bırakın NASA çalışsın siz de ne gonderdiyse onu yazın olsun bitsin ve kardeşim!