Nasıl da mevzunun cılkını çıkarıyorsun ey medya!
Yeni kahramanlar çıkarayım derken daha 10 yaşında, yaşıtlarının üstünde bir zekaya ve hafızaya sahip bir çocuğu gereksiz bir şımartmayla sınayan laubali medya!
Atakan’a 10 yaşına gelene kadar 250 ye yakın kitap okutulmuş,üstelik bu kitapların çok büyük bölümü felsefe ve tarih alanında ağır olan konulardan seçilerek çocuğa tabiri caizse yedirilmiş. 10 yaşında bu bilgilerle dolu olan bir çocuğun nasıl bir çocukluk sürecinden geçebileceğini bir düşünün Allah aşkına!
Çocuk zaten vücut dili,zeka ve diksiyon olarak yaşıtlarının üstünde olduğunun farkında. Şimdi bir de medyamız çocuğu,haber ve raiting uğruna maymun edince,bu çocuğun diğer çocuklara aşağılayıcı bir gözle bakmasına kim engel olacak? Hatta bırakın diğer çocuklara kendi annesine ve babasına bile saygısını yitirebilir. Ki az önce bir videosunu izledim Atakan’ın. Haberciler annesine Atakan’ı anlatırmısınız diyorlar. Annesi daha ilk cümlesini kurmadan muhabirler Atakan’a mikrofon tutuyorlar. Küçük Arakan’da annesine: “tamam seni şöyle alalım” diyerek oturmasını istediği koltuğu gösteriyor. Annede tamam diyerek gidip bir köşeye oturuyor kadıncağız! Bu nasıl bir rezilliktir? Atakan’ı haber yapma uğruna bir kadına,bir anneye bariz psikolojik şiddet uyguladınız. Bu tam bir aşağılama! O çocuğu o yaş’a kadar himaye eden büyüten okutan o anneye reva mı bu?!
Şimdi bir on gün öncesine götüreyim sizi. lütfen.Hafsalanızı bir yoklayın lütfen. Daha 10 gün önce yurtdışında düzenlenen matematik şampiyonasında 10 yaşındaki bir kızımız Finlandiyayı, Danimarka’yı ve İsveç’i de geride bırakarak şampiyon oldu. Milletçe gururlandık. O kızımızın adı Elanurdu.Elanur bu başarısıyla her haber bülteninde haber olmayı başardı. ( Haklı olarak ) Peki Elanur’a sonra ne oldu? Devlet Elanur’a sahip çıktı yakın takibe aldı. Medya ise Elanur’u ikinci gün unuttu.
Neden mi?
Çünkü Elanur, Atakandan daha başarılı olmasına rağmen medyanın yüceltme ve kahramanlaştırma arzusuna hitap etmedi. Süslü püslü cümleler kuramadı,vücut diliyse neredeyse hiç yoktu. İşte bizim yüzsüz medyamız Elanur’dan ekstra bir haber çıkaramadığı için Elanur’u yalnız bıraktı. Ki bence iyi ki de bıraktı. Yoksa Elanur’un psikolojini bozmaya yönelik bir çok şımartma haberine imza atabilirlerdi.
Allah’tan duyarlı eğitimciler ve psikologlar bugün duruma el attılar. Atakan’ın milli eğitim kademesine teslim edilmesi ve medyadan uzak tutulmasını önerdiler. Çok şükür ki Milli eğitim bakanımızda takipte olduğu Atakan’ı sahiplendi. Ve konuyla ilgili önemli mesajlar verdi.
Valla bizim medyaya kalsa küçük Atakan’ı bu yaşta geleceğin Cumhurbaşkanı ilan ederler.
Yahu bir durun!
Bu çocuğa bu kadar ilgiyle ilgili olarak nasıl bir travma yaşatabileceğinizin bi farkında olun. Zekası üstün olan her çocuğa kurtarıcı etiketi mi vuracaksınız?
O zaman 3 yaşında piyano öğrenen,4 yaşında hafız olan,8 yaşında kitap yazan her çocuğu devlete bakan yapın gitsin!
Valla böyle devam eden bir medya ile Atakan, aynı küçükken meşhur edilmiş ve başına küçük yazılmış türkücü starlarından farklı bir hayat yaşamaz.
Çocuğu kibirde,ukallıkta ve yüksek ego’da level atlatmayın ne olur..
-Tevfik Sadi