Tarkan,bir horoz ve bugün bayramdı falan..

0
1533

Bugün Bayram. Ramazan Bayramı..

“Nerede o eski Bayramlar” cümlesini kuranların bile artık üşengeçlikten, ya da belki de geçmiş Ramazanları unutmuş olmalarından mütevellit hiç bir yerde duyamadığımız seslerini arıyor kulaklarım.

Bayramın tatille ilk ilişkilendirilmeye başladığı zamanların üstünden belki 30 ya da 40 sene falan geçti.

Bayramlar, 5 yıldızlı UHD özellikli güney sahilleri otellerinin indirim oranlarındaki mutluluğa dönüşmüş. El öpmeler, ziyaretler, yeni elbise ve kıyafet hevesleri, elde özenle hazırlanan ikramlıkların yerinde yeller esiyor..

O zaman bu bayramlar kim için? sorusu düşüyor aklıma. Çocuklara mı?

Garibanlara mı?

Hazır şekerleme ve çikolata imalathanelerine mi?

Yoksa yerli ve yabancı alkôl satışı yapan, normalde 3 aylık cirolarını, 3 günde yakalayan ünlü içki markalarının sahiplerine mi?

Belki hepsinin belki biraz daha fazlasının..

Bu sorgulamalardan sonra İnstagram’da geziniyorum. Hani şu sürekli mutluymuşuz gibi poz verdiğimiz, sahte ama renkli sosyal medya platformuna..

Yakın çevremin paylaşımları tek tek düşmeye başlıyor sayfama. Malûm yaz geldi artık. Genel olarak herkes deniz kenarlarında, tatil beldelerinde, gezmelerde..

Bayramcıların, pardon! tatilcilerin çoğu Arefeden gitmişler tatile,bu 9 günlük tatili fırsat bilip. O kadar bunalmışlar ki, bu tatilin 1 dk sını bile boşa geçirmek istememişler diye düşünüyorum. Sonra hayır diyorum. Ne alâkası var?

İnsanlar en azından 1.günü, anne baba eli öpüp, bayramlaşıp çıkamazlar mıydı yola? Benim ki, yani bu yaptığım sorgulamalar aslında hiç üzerime vazife olmayan düsünceler biliyorum. Ama ne yapayım dayanamıyorum.

Belki bu kültüre, yani bayramda tatile çıkmayı hiç adet edinememişliğimden yapıyorumdur.. Belki bir kere yapsam alışır, ve her bayramı bir tatil olarak algılarım kim bilir?

Neyse..

İnstagramda gezinmeye devam ederken Tarkan’ın bir bayram tebriği videosuna denk geliyorum. Tarkan, paylaştığı videoda gözlerini pörtlete pörtlete “iyi bayramlar” diyor. Çok mutlu bir görüntü.. ( Gerçi Tarkan hep mutludur poz verirken ) Hep neşeliyim, hep hayat çok güzel ve hep haydi siz de başarabilirsiniz gibi bir ifade takınır yüzüne. Aslında Tarkan’ın bu kaşını gözünü oynatma hevesi, Allah bağışlasın evladı doğduktan sonra daha da bir arttı. Hani şu telefonunun kamerasına normalden fazla yaklaşıp, gözlerini kocaman aç’a aç’a bize : “evet bildiniz baba oluyorum” diyerek paylaştığı videosundan sonra.

Tarkan hep mutludur bilirsiniz. Bayrammış seyranmış pek umursamaz. Sanki adam memnuniyetten ve mutluluktan yapılmış gibidir. Ben ömrü hayatımda Tarkan’ın üzüldüğü anda çekilmiş bir kareye, ağladığı bir ana hiç denk gelmedim meselâ..

Hayır hayır! Yanlış anlaşılmasın. Tarkan şimdi otursun ağlasın falan diye bir isteğim yok. Ama ne bileyim… İnsan biraz duygularını paylaşır. Cümlesel olarak yani. Tarkan ağlayamaz, küfür edemez, polemik yapamaz, kötü bir halde yakalanmaz mı hiç objektiflere?

Muhabbet nereden nereye geldi 🙂  Konu aslında bayramları nasıl boşa harcadığımızdı sahi.. Ama neyse, Tarkan’la ilgili hissiyatımı da aktarmış oldum bu vesileyle..:)

Son olarak konuyu şöyle bağlayayım madem. Bizim bu Bayramlara, bayram hüviyetini tekrar kazandırmamız için, bu bayramların var olma sebeplerine biraz kafa yormamız gerekiyor sanırım. Ki Bayramın hakkını verebilelim.

O zaman Bayram kutlayanlara hayırlı bayramlar. Tatilcilere de hayırlı tatiller dileyeyim ben.. ( Tarkana da iyi bayramlar bu arada )