Maçın hakkı penaltıların sonucu olmalıydı sanki.

0
285

Her ülkenin futbol tarzı ve ekolü farklıdır. Mesela İspanyollar ayağa tek pas ve bol çalımı seven takım oyununun çok ön plana çıktığı bir futbol oynarlar.

İngilizler seri ve sürekli hücum anlayışına bağlı oynar. Yediklerinden fazlasını atarak maç almak isterler.

İtalyan ekolü ise defans ve orta saha ağırlıklı,sert ve çalım oyununu sevmeyen bir ekolü severler. Tabi bir de faul ile karşı rakibi yıldırırlar.

Türk ekolü ise rakibe göre şekillenen sağlam defans, etkin orta saha ve kontra atak mantığıdır. Burada Galatasarayı ayrı tutmak gerekir. Çünkü Galatasaray hem hücumu seven hemde rakibin oyununu bozmaya çalışan bir anlayış geliştirmeye çalışır.

İşte bu gece finalde,seri İngizlerle temkinli defansif İtalyanların klasik çekişmesini izledim. Hem bireysel yetenek hem de kağıt üzerinde favori City idi. Hatta Bazı spor guruları City’nin İnter’i eze eze yeneceği kanaatindeydi.

Bense ayni görüşte değildim. Ki öyle de oldu. İnter oyunu çok güzel kurdu. Top üstünlüğü City de olmasına rağmen ilk yarı sadece bir pozisyon verdi İnter takımı. Gücünü ekonomik kullanan İnter maçı uzatmada almak istediğini maçın ilk düdüğünden itibaren belli etmişti. City’nin bulduğu iki pozisyondan biri gol olunca İnter oyuna ağırlığını ortaya koydu. City skor üstünlüğüne güvenip geriye çekildi. Ve açılacağını umduğu İnter’i kontra atak oyunla yeneceğini düşündü. Ancak iş umdukları gibi olmadı. Gücünü ekonomik kullanan İnter takım olarak ileri çıkınca çok net kale önü üç pozisyon buldu. Fakat değerlendiremedi.

Son 15 dakika City ecel terleri döküyordu. Ve maç bitiminde City istediği kupayı aldı. Bana göre maç uzatmaya hatta penaltılara gitmeliydi. Pozisyon zenginliği olsun, mücadele olsun İnter daha çok istekliydi. Ancak olmadı.

Bence İnter bu finalden sonra ( ki hatta tüm italyan takımları ) üst düzey ulusal kupa mücadelelerini düşünüp defansif odaklı orta saha modelini değiştirmeyi bilmeli. Bunun için hızlı ve etkili şutları olan bir golcü ve bu golcüye pasör olacak ofansif orta saha oyuncusuna ihtiyaç var. Gerçi orta saha için gerekli o isim vardı. O isim Çalhanoğluydu. Ancak defansa yardım etmekten hücuma yönelik katkısı olamadı. Lukaku ise bence oyuna çok geç girdi. Çünkü Teknik Direktör İnzaghi, Lukakuyu kurtarıcı olarak sahaya soktu onu. Halbuki Lukaku oyunun başında girse elinde belinde bile oynasa City defansını rahatsız edecek belki de gol bulacaktı. E düşünün şimdi Lukaku son 20 dakikada bile net 2 pozisyon bulan bir oyuncu. Dediğim gibi Lukaku maça ilk 11 de başlasa ve bir gol bulsa geriye çekilecek İnter sadece yapacağı kontra ataklarla ikinci golü rahat bulabilirdi.

Sonuçta kağıt üstündeki takım kazandı. Ben hücum futbolu seven bir futbolsever olarak böyle maçlarda genelde İngiliz takımlarını desteklerim. Ancak bu akşam ilk kez bir defansif futbol oynayan bir İtalyan takımının kazanmasını istedim. Hayırlısı olsun kupası City’nin. Umarım İstanbul esnafı da bu organizasyonun bereketini görmüştür 🙂