Filozofa göre özgüven, kişinin kendi özgünlüğünü sahiplenebilme kudretidir.
İşte büyük düşünürleri ve sanatçıları ayıran budur; onlar da benzer deneyimlerden geçer ama kendi eşsiz bakış açılarını oluşturur ve bunu gösterme cesareti sergiler.
“Her dahiyane eserde reddettiğimiz fikirlerimizi görürüz,” der Emerson:
“Üzerinde durma cesareti gösteremediğimiz fikirler, yabancılaşmış bir görkemle bize geri döner.”
…
Çocukken ihtiyaç duyduğumuz övgüleri toplayabilmek için özgünlüğümüzden vazgeçeriz.
Olur da, kendi istek ve arzularımıza yönelik özgün bir davranışta bulunsak bile, “ben böyle düşünüyorum,” veya “ben buyum” diye ısrar etmek yerine af dilemeye hazır bekleriz.
Ama zamanla, penceremizin altında açan gülden bile utanmaya başlarız. Çünkü içimizde açamamanın suçluluğunu taşırız.
“O güller sadece açar. Oysa insan, kendini başkasıyla karşılaştırır, varoluşu erteler, geçmişi hatırlar ve sürekli matem tutar.”