Düşünsenize bizim Tarkan,Diyarbakır annelerinin tam ortasına gelmiş oturmuş. Bir yanında Sezen..

0
1660

Diyarbakır Anneleri evlatlarını geri alabilmek için HDP binasının önünde ki oturma eylemlerine aralıksız devam ediyor..

Eyleme katılan anne sayısı 28 oldu sanırım gün içinde. HDP ise sessizliğini halâ koruyor. Ortalama 4-5 yıl önce bir an da kaybolan çoçukların akıbeti meçhul.. Yalnız tek bilinen gerçek,bu gençlerin en son HDP binasına girerken görüldükleri..

Medya ise bu eylem karşısında ikiye bölünmüş durumda. İktidar kanadı ve evladı olup vicdanı olan her anne,Diyarbakır annelerine destek veriyor. Muhalefet kanadı ve medyası ise eyleme siyasi bir etiket takıp,desteğe bir türlü yanaşmıyorlar.

Sanatçılar da ikiye bölündü. Vakti evvelinde cumartesi annelerine sanat dünyasının tüm demirbaş isimleri destek verirken,bugün ciddi bir kararlılıkla çocuklarına kavuşma hayali ile gece gündüz beton merdivenler de oturan annelerinin yanlarında,sadece iktidara yakınlığı ile bilinen 5-6 sanatçı var.

Hülya Koçyiğit,Gülben Ergen,Muazzez Ersoy,Yavuz Bingöl,Hazım Körmükçü, Hasan Kaçan vs..

Yakında gelip destek verecek olan isimleri tahmin etmekse hiç zor değil. Alişan,Hande Yener,Hülya Avşar,Serdar Gökhan..

Peki ya muhalif gruptan olan günümüzün en popüler sanatçıları nerede?

Meselâ Sezen Aksu..Ajda Pekkan..Nazan Öncel..Tarkan..Sıla..Emel Sayın..ve Bülent Ersoy aklıma ilk gelen ünlüler..

Acaba hayvanlara yapılan şiddete,çevreye verilen zarara anında tepki gösteren bu isimler,neden sözkonusu olan mağdur edilen anneler olunca,bırakın Diyarbakır’a gelmeyi,İnstangram ya da Twitter’dan bir ufak paylaşıma bile gerek duymazlar?

Bir düşünsenize Tarkan Diyarbakır’a gelmiş. Kadına yapılan her türlü şiddete karşı olan Tarkan, PKK nın annelere yaptığı bu psikolojik şiddete kayıtsız kalamamış,annesini ve eşini de alıp Diyarbakır annelerine desteğe gelmiş..

Bi hayal edin..Tüm basın orada yani HDP il binasının önünde. Anaların tam ortasına oturmuş,annelere morâl veriyor Tarkan..

Sonra bir an da Sezen beliriyor caddenin köşesinde.. Annelerin ortasında oturan Tarkan’a “kay biraz sağa” diyor. Analar seviniyor. Sonra bir de Ajda bitiyor mu bir an da. Bir müddet sonra başlıyor mu Ajda, “ağlama anne” şarkısını mırıldanmaya.. Sezen de katılıyor mu yavaştan yavaştan?.. Allahım ne muazzam bir görüntü. Ortam bir anda duygusal bir atmosfere bürünüyor mu bir de?.. Of..of..

Sonra bu görüntüleri Tv de izleyen Candan Erçetin de koyuluyor mu yola,yanına Sıla’yı alarak?

Ne güzel bir hayal değil mi? Peki neden gelmiyorlar? Ya da gelemiyorlar?

Korku olmasa gerek bu gelemeyişlerin nedeni..

Neden ve kimden korkulur ki?

Diyarbakır annelerine “oh olmuş” deme ihtimalleri de sıfırın altındayken..

O zaman geriye kalan tek ihtimal,bu isimlerin olaya siyasi bakmaları oluyor. Yani hükümet ne isterse ya da dilerse tersini yapmaları. Halbuki böyle bir mevzunun siyasisi miyasisi olmaz. Bu eylemin meşru olmadığını vicdanı olan hangi TC vatandaşı iddia edebilir ki? Bu ihtimale bir de,iktidarla muhalefet arasında sıkışma korkusu yaşayan ünlüleri ekleyesim geliyor şuan.

Muhalefet tabanının en sevdiği sanatçılardan olan Fazıl Say,annesinin vefatı sebebi ile telefonla kendisini arayıp taziyelerini sunan Başkan Erdoğan’ı ve eşini konserine çağırdı diye, bir an da satılmış yaftası yememiş miydi isminin önüne?

Ya da, şahsi kütüphanesini Cumhurbaşkanlığı kütüphanesine bağışladı diye bir an da yalaka damgası yememiş miydi İlber hoca?

Sabah gazetesine bir röportâj verdi diye. Ve o röportajda “hepimiz aynı gemideyiz” demecini veren Erdal Beşikçioğluna da,”iktidar yandaşı” diyerek saldıran,onca hakaret eden Twitter’ın sivri dilli muhalif kanadını unutmak mümkün mü?

Türkiye de bu siyasi ikilemler yüzünden toplumun en bilinen ünlü yüzleri,arada kalmamak için yalnızca hayvanlara yapılan eziyete ve de kadına ve çocuğa yapılan şiddete tepki göstermekle yetin miyorlar mı?

Bu ülkenin başına 40 yıldır bela olan bir örgütün siyasi sözcülüğünü yapan bir partiye, ve bu partinin devlete karşı olan hasmani söylem ve tavırlarına nasıl tepkisiz kalabilir? anlamak ve anlatmak imkansız..

(Bu arada uzun bir tatil sonrası şuan da dönüş yolunda olan Küçükkaya ve Portakal ikilisi de,doğrudan Diyarbakır’a desteğe gelirlerse,ne muhteşem olur değil mi? Neden olmasın?..)