Bir Öğretmenin 24 Kasım dileği..

0
1186

Bugün sosyal medya da denk geldim. Genç bir öğretmenimizin, 24 Kasım Öğretmenler günü dileklerine. Öğretmenimizin eğitimle ilgili her kesime temennileriydi bunlar. Yani bu öğretmenimiz öğretmenler günü tebriklerini kabul edip, bir teşekkür ile sonlandırmaya alışık olmayan ögretmenlerdendi. E zaten olması gereken de bu değil miydi? Öğretmen yalnızca okulda eğitim veren bir meslek erbabı değildi çünkü. Öğretmenliği kutsal kılan bir meslek oluşu değildir bilinegelmişliği dışında, bir artı  değere sahiptir bu meslek. Öğretmenliği kutsal  kılan şey,bu mesleği seçen insanların, hayatlarının her anında topluma örnek olarak yaşama gayretidir. Öğretmen öğrettiklerinin yanında, yaşam tarzı ve ileri görüşlülüğü ile de çevresini aydınlatmaya devam eder.

İşte bu nedenle, “ne mutlu” öğretmenliği ile gurur duyanlara.. Ne mutlu öğretmenliği hakkıyla yapmaya çalışanlara..

Öğretmenimizin paylaştığı yazıyı,aynen paylaşıyorum aşağıda..

Öğretmenler günü bugün evet yetiştirdiğimiz öğrencilerimizden,meslektaşlarımızdan ,eşimizden, dostumuzdan güzel kutlamalar almak elbetteki gurur verici ve aslında ne kadar güzel bir iş yaptığımızı hissettiren davranışlar.

Benim bu yılki öğretmen günü dileğim :

Öğrencilerim için : Beyinleri sulanmamış ,telefonla yapışık siyam ikizi olmamış,
Ahlaki değerleri öğrenebilmiş ve akademik bilgileri bunun üzerine eklemiş ,saygı duymayı ve sevmeyi bilen ,ne yaparsa yapsın nasılsa sistem geçiriyor kalmak yok ki diye okula hobi olarak devam etmeyen, yetenekleri ve yapabildiklerini sonuna kadar deneyen ,sorumluluk sahibi ,meslek bölümlerini ,görsel sanatlarında en az fen matematik alanı kadar değerli olduğunun bilincinde olan,güzel öğrenciler yetiştirebilmek.

Öğretmenlerim için : Hep inandığı değerler için mücadele eden,önce eğitim sonra öğretimle yollarına devam eden,sistemdeki eksikliklere takılıp düşmeyen ya da üst birimlerden ne kadar olumsuzluk yaşatılırsa yaşatılsın mücadeleyi bırakmayan ,egolarını öldürmüş,yenilerin öncekilerden tecrübece faydalandığı,önceden göreve başlamış olanların yeni meslektaşlarından akademik olarak faydalanabilecek kadar alçak gönüllû olabilen, eksikliğinin farkında olup eksik olan yönünü gizlemek yerine iyileştirmek için çabalayan güzel öğretmenlerle çalışabilmek.

Ve sevgili büyükler için dileğim :

Bulunduğu mevkinin hakkını verebilen,şu karşı dağları ben yarattım. Şunu da bunu da ben yarattım” kafasından ne zaman kurtulup öğrencilerin öğretmenlerin içine girerseniz üstteki dileklerim o kadar çabuk gerçekleştirilecek. Eğitim dışında saçma sapan egolarla,uygulamalarla uğraşmaktan çocuklarımızı,gençlerimizi yetiştirmeye fırsat verilmiyor. İdare ,öğretmen ,öğrenci karşı karşıya değil yanyana yürüyünce bir şeyleri iyileştirebiliriz,en azından bizlere böyle öğretildi.

Günü kurtarmak hiç de eğitimde işe yaramıyor biz bile bunu biliyoruz ,ya siz biliyormusunuz?
Küstürmeyin öğretmenleri haksızlıklara maruz bırakmayın yanında durun . Sonra bu çocuklar neden böyle oldu sorusunu sormaya hakkınız bile yok. Onların minicik adımlarını destekleyin öğretmenlerin ki koşabilsinler . İnin koltuklarınızdan birazda sadece DYS `den takip etmeyin işleyişi. Eğriye eğri deyip doğruda öncü olun doğruda da doğru deyip yanında olun öğretmenlerin veliyi üzenleri üzerken öğretmeni üzenlerede bir çeki düzen verin.

Kısaca küstürmeyin öğretmenleri .Yarası olan olmayan herkes gocunsun.
Amin.

Mesleğini hakkıyla yapan tüm meslektaşlarımın günü kutlu olsun .

Burda izinden gitmeye çalıştığım canımmmm ilk öğretmenlerime Adnan Ersoy ve Halime Ersoy’a sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Beni hiç bırakmayan ellerinden saygıyla öpüyorum.

S.B